Ana içeriğe atla

Putperestlik Bitti mi? Bölüm 01

          Arap putperestliğini bilir misiniz? Sanırım genel hatlarıyla bilenler azdır. İslamiyet öncesi Arap toplumunda yaşayanlar ve İslamiyet’e karşı olanlar için kullanılan bir terim vardır. Mutlaka duymuşsunuzdur. Bu terim “müşrik” terimidir. Müşrik “Şirk” içinde olan demektir. Yani “eş koşmak” demektir. “Müşrik” kelime anlamı olarak “Eş koşan” demektir. Arap toplumu cahiliye döneminde esasen Allah’ı tanıyor, biliyor, yaratıcı olduğuna inanıyor, mutlak hâkim olduğunu kabul ediyordu.
          Peki, nasıl oldu da bu tek yaratıcıya, tek ilaha ortak koşmaya başladılar. Önceleri Hz İbrahim’in inancına sahip olan Arap toplumu daha sonra yavaş yavaş “Bizler günahkâr kullarız. Allah bizim gibi sıradan kullarla neden ilgilensin? Hatırlı kimselerin ismi ile dua edersek Allah o hatırlı kişileri kırmaz ve bizim dualarımızı kabul eder” anlayışı oluşmaya başlamıştır. Daha sonra bu anlayışı görsel ve hatta 3 boyutlu hale getirecek bir olay gerçekleşmiştir. Amr bin Luhay Mekke şehrine ilk defa putu getirip, halkı putlara tapmaya teşvik eden adamdır. Amr, Şam'a gittiği bir sırada, Maab denilen yere de uğrar ve burada Hz. Nuh'un sülalesinden bir kabilenin putlara taptığını görür. Bunların ne işe yaradığını, niçin kendilerine taptıklarını sorunca da: “Bunlardan yardım isteriz, yardım ediliriz, yağmur isteriz, yağmura kavuşuruz." cevabını alır. Bunun üzerine Amr, Mekke'ye götürmek için bir put ister. İsteğini kabul ederler ve kendisine Hübel adını taşıyan putu verirler. Amr, Hübel'i Mekke'ye getirir ve diker. Halkı bu puta tapmaya teşvik eder. Cahil halk bu teşvike kapılarak Hübel'e tapmaya başlar. Fakat bu dönemde Arap kabileleri farklı farklı putlara da tapmaya başlar. Ama bu arada Arap putperestler de Allah’ı inkâr etmiş değillerdir. Allah bu kabileler için yine tek ilahtır. Ancak bu putlar Allah’a ulaşmakta kullanılan Araçlar / Aracılar olarak görülür.
          Buraya kadar tamam mıdır arkadaşlar? Yani İslam öncesi Arapların inancını anladık mı? Putların işlevi konusunda bilgi sahibi olduk mu? Âlâ…
          Öyleyse günümüze geri dönelim. Bu gün tahtadan, taştan, helvadan yapılmış putlarımız yok. Ama zannetmeyin ki aramızdaki putperest sayısı sıfır. O kadar çok var ki… Size şimdi örnek vereceğim. Bazılarınız : “ Aaaa… hiç öyle düşünmemiştim” diyerek şaşıracak.
          Fakat gelin bir kez daha geri dönelim. İslam öncesi Arap toplumundan öğreneceğimiz bir şey daha var. İslamiyet öncesi Arap toplumunda Mekke, Mekke’de de Kâbe en önemli yerdi. Çünkü pek çok kabilenin Allah’a ulaşmayı düşünerek kullandığı 360 dan fazla put vardı. Bu putlar da Hac için gelenlere mal satmak ve bir ekonomi kurarak bunu devam ettirmek anlamına geliyordu. Bu nedenle Mekkeliler bu putlara hem inanç, hem de gelir kaynağı olarak büyük değer veriyordu. O kadar ki, bu putlara zarar veren, aşağılayan, küçümseyen herkese karşı bir anlamda savaş veriyordu. 

     Şimdi biraz öğrendiklerimizi özetleyerek gidelim. 

  a) Arap toplumu Allah’ı tanıyor, biliyor, ama putları onlara ulaşmak için bir araç veya bir aracı olarak görüyordu. 

 b) Arap toplumu 360tan fazla puta hem ekonomik, hem sosyolojik olarak bir diğer kattığı; hem de kendilerine bir saygınlık kattığı gerekçesiyle çok önemsiyorlardı 

 c) Arap toplumunda putlara hakaret edenlere, aşağılayanlara, fiziksel olarak zarar verenlere karşı savaşıyorlardı. 

 Devam edecek...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Putperestlik Bitti mi? Bölüm 08

  “Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak" ( Hristiyanların Kutsal Kitabı İncil'de Yuhanna 8:31'de bu söz yer alır. ) Bir arkadaşıma yazılarımı okuttum. Nasıl olmuş dediğimde : “seni tanımasam roman yazmışsın ama çok uçuk olmuş derdim” dedi. Evet. Bu bir roman olsaydı belki de her şey daha güzel olurdu. Bu yazılar toplanır ve belki bir gün roman olarak yayınlanır. Ama gerçeğin bu kadar pervasız olduğu kimseye malum olmaz. Bir önceki yazımızda nasıl bir mücadele yöntemi kullanmamız gerektiğinden bahsetmiştim . Bu köpekperestlere hiç yanıt vermeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Saçma sapan, deli saçması argümanlarına sessiz kalmak, maça 1-0 geriden başlamak demektir. Gerçi bu cevapların bazılarını daha önceki yazılarda yayınlamıştım. Ama toplu bir “ Saçma sapan argümanlara adam akıllı yanıtlar ” yazısı da şurada kenarda dursun. Bizler gelip hayvanların yaşam alanlarını işgal ettik               ...

NEDEN KÖPEKLERE TAPIYORLAR? Bölüm 01

                “Kalabalıkta en çok sesi çıkan oradaki en zayıf kişidir.” American Gangster  (Replik)       Mutlaka siz de rastlamışsınızdır. Sosyal medyada büyük harfle yazan, "Vijdan" yazan, başıboş köpeklerin sorun olduğun söyleyen her kese beddua eden tipler vardır. karşıtı olarak gördüğü her insana tehditler savuran bu kişiyi ya da kişileri hatırladınız değil mi? neden böyle yapıyorlar dersiniz? kendilerinin öne sürdüğü gibi "hayvan sever" oldukları için mi? haydi gelin, şu zavallıları biraz tanıyalım, örneklerle anlatalım.      Kişilik nedir? kaç çeşit kişilik vardır? bu sorunun yanıtını her insan kendince verebilir. Yok mu bunun bir net tarifi? Olmaz mı? var tabi. Buyursunlar efendim, Florance Littauer isimli yazar, bu sorunun yanıtını çok kapsamlı şekilde vermiştir. Kişilik denen şeyin "Efradını cami, Ayarını mani" tarifini verdiği kitabı "Kişiliğinizi Tanıyın"  sizlerin de bu konuyu etraflıca öğren...

Putperestlik Bitti mi? Bölüm 05

  “Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter.” Malcolm X Canisteistlerin saçma sapan argümanlarına yanıt verdiğimiz serimize devam ediyoruz. Bu beşinci yazı. Ama ne dediğimizi, nelerden bahsettiğimizi anlamak için lütfen bu serinin dana önceki yazılarımızı da okuyun. Yoksa “N’oluyo ya?” der kalırsınız.                 İşin rengi çok, ama çok belli aslında. Birileri, sermaye hareketleri arasındaki küçük boşluğu açtıkları sektör ile doldurmak için uğraşıyor. Normal şartlar altında bir sektör başlatılırken önce bir fizibilite raporları hazırlanır, üst düzey basın, iş dünyası, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları gibi   bazı organizasyonlara tanıtım toplantıları yapılır. Pazarlama ağları reklamlarla çalışmaya başlar, tüketici davranışları belirlenir, istatistik çalışmaları yapılır vesaire…                ...