Ana içeriğe atla

NEDEN KÖPEKLERE TAPIYORLAR? Bölüm 01




               “Kalabalıkta en çok sesi çıkan oradaki en zayıf kişidir.” American Gangster (Replik)

     Mutlaka siz de rastlamışsınızdır. Sosyal medyada büyük harfle yazan, "Vijdan" yazan, başıboş köpeklerin sorun olduğun söyleyen her kese beddua eden tipler vardır. karşıtı olarak gördüğü her insana tehditler savuran bu kişiyi ya da kişileri hatırladınız değil mi? neden böyle yapıyorlar dersiniz? kendilerinin öne sürdüğü gibi "hayvan sever" oldukları için mi? haydi gelin, şu zavallıları biraz tanıyalım, örneklerle anlatalım.

     Kişilik nedir? kaç çeşit kişilik vardır? bu sorunun yanıtını her insan kendince verebilir. Yok mu bunun bir net tarifi? Olmaz mı? var tabi. Buyursunlar efendim, Florance Littauer isimli yazar, bu sorunun yanıtını çok kapsamlı şekilde vermiştir. Kişilik denen şeyin "Efradını cami, Ayarını mani" tarifini verdiği kitabı "Kişiliğinizi Tanıyın" sizlerin de bu konuyu etraflıca öğrenmenizi sağlayacaktır. 

     Kişiliğinizi Tanıyın isimli kitap, dört temel kişilik yapısından bahseder. Bu kişilik yapılarından biri de Güçlü Klorik'tir.

     Aralarda verdiğim linklere tıklayıp, okumazsanız çok fazla bir şey anlamayıp kendinizi Fransız zannedebilirsiniz. Tıklayın, okuyun. İnanın Fransız olmak iğrenç bir duygudur.

     Bu Güçlü Klorik kişiler yapıları gereği "Lider" konumdadır. ancak bazı durumlar var ki, bu arkadaşların burunlarını yere sürtüp kıvılcım çıkartır. Nasıl mı? Bir şirketin sahibi (ki kendisi zirve noktada Güçlü Klorik) eşini şirkete ortak eder. Ortak olan hanım, eşinin kendini çalışanlarından biriyle aldattığını düşünür. Ancak bunu bir türlü kanıtlayamaz. Fakat emindir. İntikam almak için şirketin altını oymaya başlar, hisseleri satar, yönetimi zora sokacak hamleler yapar vesaire... Şirketin sahibi olan bey, baş edemeyerek en sonunda işyerinin kapısına kilidi vurmak zorunda kaldı. bilin bakalım sonra ne yaptı? Yazılarımı okuyanlar doğru yanıtı tahmin ettiler. Önce başıboş köpekleri besledi, Sonra da kendine bir Pitbull Terier köpek satın aldı. "Hayırdır ******* bey, araçla bu saatte neden şehir dışına arabayı şehrin dış mahallelerine çekip, kova kova yiyecek döküyorsunuz?" dediğimde yanıtı :"Bizim şirketin başına gelenleri biliyorsunuz. O kadar sevdim, Şirketime ortak ettim, her şeyimi paylaştım. Bizimki bir kuruntu yüzünden şirketi batırdı. şu hayvanlara iki kova mama veriyorum, boynuma atılıyorlar. hak edene sevgimi veriyorum ******* bey" dedi. 

     Şimdi yukarıdaki soruyu tekrar soruyorum : "Neden Köpeklere Tapıyorlar?" 

     daha önceki yazılarımda özet olarak geçmiştim. Kifayetsiz muhterisler, insanlara hükmedemeyince, köpeklere yönelerek "İletişim Mastürbasyonu" yapmak için köpeklere tapıyorlar. Kolay tabi... Köpek dediğin tartışmıyor, sana "Hayır" demiyor, ne istersen yapıyor. karakteri buna müsait. İnsanlara hükmetmek isteyen, ama bunu yapmaya gücü yetmeyen, yetemeyen bir çok kişi köpekperest olarak rahatlamaya çalışıyor. Ve tabii ki bu "Hükümranlık Mastürbasyonu" yaptığı oyuncağı kutsuyor. 

     Bir başka kitle ise Mama Rantçıları. Onların önemli bir bölümü iyilik perisi gibi gezen, hayvan sever olduğunu iddia eden paracılar. Bunların bir kısmı aile içi travmaları sonucunda sarıldıkları başıboş köpeklerin para kazandırabilen bir şey olduğunu sonradan anlayan kesimdendir. Bunun da bir örneğini tanıdım. Kızımız ibadetlerini yapmaya çalışan bir kızımızdı Mahallede annesinin adı "Deli ******'ye çıkınca içine kapandı. (Annesinin adının Deli ******'ye çıkmasının sebebi, babasının eve bir hayat kadını getirerek "bu kadın bundan sonra bizimle yaşayacak, sen de bu kadının hizmetlerini göreceksin" demesi üzerine tuhaf hareketler yapması ve tuhaf şekilde konuşmasıydı.) Sonra kızımız çevre değiştirdi. ilginç bir şekilde bir yeteneğinin olduğunu fark etti. Bu yeteneği ile ilgili meslekte hiç de fena sayılmayacak bir kariyere ulaştı. Ama bu noktaya gelmek için de çok fazla taviz "VERDİ". Hastalık hastası oldu, bir sürü gereksiz ameliyat, tedavi, tahlil, MR, Tomografi vs çektirdi. Sonra Annesi öldü. Babasına bakmaya başladı. Babası yatalak hasta olmuştu. Ve annesini kahrından öldürdüğünü düşündüğü babasından intikam almayı istiyordu. Babasının evinde, eve gelen arkadaşlarıyla birlikte olup bir anlamda babasından intikam almaya başladı. Sonra devletin "Anne babasına bakanlara maaş vereceğini" duydu. Hemen gidip "Ben babama bakıyorum" diyerek bakım aylığı aldı. (sanırım halen de almaya devam ediyor) Bir ara bu kızımız bir çok yere gidip, bir çok insanla tanışıp :" iş bulmam lazım, babamın maaşı yetmiyor" demeye başladı. çevresindeki bir çok insan iş bulmak için çabaladı. ama hangi iş bulunsa kızımız "Ben o işi yapamam, bilmediğim bir iş" başka bir iş önerildiğinde :" ben o işi yapamam, ameliyatlıyım" başka bir iş önerildiğinde :" o iş yerinde sağlıksız bir hava var. sağlığım çok bozulur" diye sürekli bahaneler üreterek, bulunan işleri kabul etmedi. kabul etmediği gibi arkadaşlarının iş yerlerine gidip :" babamdan üç kuruş para geliyor, onu da bu zavallılara harcıyorum (başıboş köpekleri kast ediyor) diyerek ağlaşıyordu. işyeri sahipleri de "Yahu bırak şu hayvanları, biz sana yardım edelim" dediklerinde klasik :"onları da Allah yarattı" argümanına sarılıp, hem kendi için, hem de başıboş köpekler için yardımlar almaya başladı. Bir gün bu kızımıza "Yahu *****, başkanına her gün sövdüğün devletten maaş alıyorsun, onu da başıboş köpeklere neden harcıyorsun arkadaşım?" dediğimde, çok samimi bir anına denk gelmiş olmalı ki : " bak ******'ciğim, yemediğim halt kalmadı. Sen de biliyorsun. Bari şu hayvanlara yardım edeyim, belki öteki taraf için bir kurtuluşum olur" dedi. sonrası bu arkadaşımıza bağışlar, bağışlar, bağışlar... istese kendine güzel bir ev alabilir. ama göze batmamak için aynı evde yaşayıp, her gün başıboş köpekleri mamalayıp, her gün bir veterinere başıboş köpek götürüyor.

     Bir başka kesim de :"Çağdaş" olacağını sananlar. Bu kesim çoğunlukla erken yaşta kendisine entelektüel bir hava katmak isteyenlerden oluşmaktadır. Sosyal medyada başıboş köpek besleyerek havalı argüman üreten cart konfed, zurt der ve türevlerinin sayfalarına bakıp, bu argümanlarla toplumda kendine saygın bir yer edinme derdindeki zavallı ergenlerden oluşan bir kitledir. Mahalledeki emekli memur amcanın :"Oğlum / Kızım, elleme o hayvanları, ısırır, mikrop bulaşır" demesi üzerine :" Ama ****** amca, onları da Allah yarattı, onlar bizim en iyi dostlarımız, hayvan sevmeyen insan da sevemez (o hayvan sevdiğini söyleyen, ama insanlara en galiz küfürleri savuran, ölümle tehdit eden, ekmeği ile oynamaya çalışanları çok gördüm ben... bir gün size burada o sosyal medyadan bana atılan mesajları yayınlayacağım... o zaman göreceksiniz bunlar hayvan mı seviyor...) ve daha bir sürü deli saçması olmasına karşın, toplumda düşünülmeden kabul görmüş bir çok argüman. Emekli komşu amca da bunları düşünmediği için "Eeee... Aferim oğlum / kızım" diyerek uzaklaşmakta. Sonuç? bizim ergen felsefe, tarih, siyaset, billim vs bilmeden toplumda adı "Hayvan sever" olan saygın(!) bir mertebeye ulaşır. Ve tabii ki bu ulaştığı mertebeyi de terk etmek istemez. Sonrası dernek, etkinlik, acındırma, bağış toplama, çevresine başka ergen ya da ergen zekalıları bulup, organize sosyal medya linç örgütü kurma, sonra kendine ve işi bilen yakın arkadaşlarına para, ergenlere de çakma saygınlık paylaşımı... 


               KÖPEKLERE NEDEN TAPARLAR BİLİYOR MUSUNUZ? 

     Kendi zayıflıklarının intikamını başkalarından almak istedikleri için...

     Bunun için linç ediyorlar, Bunun için ahlaksızlaşıyorlar, bunun için her türlü pisliği yapıp, kendilerini sütten çıkma ak kaşık, vicdanlı, merhametli gibi gösteriyorlar. Bunun için avaz avaz, rezilce sokak ortasında belediye görevlilerine, mahallelilere, esnafa, siyasetçilere bağırıyorlar. 

Çünkü  “Kalabalıkta en çok sesi çıkan oradaki en zayıf kişidir.” American Gangster (Replik)

Yorumlar

  1. Hayatımda okuduğum en gerizekalıca şey :D
    Köpeklerle ne derdin var?

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Putperestlik Bitti mi? Bölüm 08

  “Gerçeği bileceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak" ( Hristiyanların Kutsal Kitabı İncil'de Yuhanna 8:31'de bu söz yer alır. ) Bir arkadaşıma yazılarımı okuttum. Nasıl olmuş dediğimde : “seni tanımasam roman yazmışsın ama çok uçuk olmuş derdim” dedi. Evet. Bu bir roman olsaydı belki de her şey daha güzel olurdu. Bu yazılar toplanır ve belki bir gün roman olarak yayınlanır. Ama gerçeğin bu kadar pervasız olduğu kimseye malum olmaz. Bir önceki yazımızda nasıl bir mücadele yöntemi kullanmamız gerektiğinden bahsetmiştim . Bu köpekperestlere hiç yanıt vermeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Saçma sapan, deli saçması argümanlarına sessiz kalmak, maça 1-0 geriden başlamak demektir. Gerçi bu cevapların bazılarını daha önceki yazılarda yayınlamıştım. Ama toplu bir “ Saçma sapan argümanlara adam akıllı yanıtlar ” yazısı da şurada kenarda dursun. Bizler gelip hayvanların yaşam alanlarını işgal ettik                 İşgal ettiğimiz alanlar saçmalığı için verilecek birkaç yanıt b

Putperestlik Bitti mi? Bölüm 05

  “Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter.” Malcolm X Canisteistlerin saçma sapan argümanlarına yanıt verdiğimiz serimize devam ediyoruz. Bu beşinci yazı. Ama ne dediğimizi, nelerden bahsettiğimizi anlamak için lütfen bu serinin dana önceki yazılarımızı da okuyun. Yoksa “N’oluyo ya?” der kalırsınız.                 İşin rengi çok, ama çok belli aslında. Birileri, sermaye hareketleri arasındaki küçük boşluğu açtıkları sektör ile doldurmak için uğraşıyor. Normal şartlar altında bir sektör başlatılırken önce bir fizibilite raporları hazırlanır, üst düzey basın, iş dünyası, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları gibi   bazı organizasyonlara tanıtım toplantıları yapılır. Pazarlama ağları reklamlarla çalışmaya başlar, tüketici davranışları belirlenir, istatistik çalışmaları yapılır vesaire…                 Gelişmiş ve güçlü ekonomi, demokrasi, sosyolojik anlamda güçlü ülkelerin kedi köpek maması sektörü doymuş durumdadır. Çünkü bahsettiğimiz ülkelerde sokaklarda